DESCARTES'İN YÖNTEMİ VE TARİHE UYARLANMASI

16. yüzyılın sonunda dünyaya gelen Rene Descartes , 17. yüzyılda ortaya koyduğu düşüncelerle Aydınlanma Dönemi için önemli bir isim olmuştu...

13 Mart 2022 Pazar

EURİPİDES'İN MEDEA TRAGEDYASI

 

Eurides, Medea.


EURİPİDES

    Salamis Deniz Savaşı sırasında Salamis Adası'nda doğdu(M.Ö. 480). Annesi soylu ve babası toprak sahibiydi(1) veya annesi manav ve babası meyhaneciydi(2). İkinci görüşü çağdaşı komedya tarafından uydurulmuş olabileceği söylenmektedir, her halükarda ailesine dair iki rivayet elimizde bulunmaktadır. Euripides iyi bir eğitim almış, iyi bir sporcu olmuş, spordan uzaklaştığında resim sanatıyla uğraşmış, tragedya sanatı ile uğraşırken bile resim sanatından övgüler almaya devam etmiş, hitabet ve felsefe dersleri almış, Sokrates ve Protagoras ile dostluk kurmuş, çağdaşları tarafından "sahnelerin filozofu" olarak tanınmıştır. Mutlu olamadığı iki ayrı evlilik yapar; en küçük oğlu babasının ölümünden sonra Bakkhalar ve İphigeneia Avlida tragedyalarını sahneler. M.Ö. 408 yılında değerinin anlaşılmadığı düşüncesiyle Atina'yı terk etti. Thesalya'nın Magnesia'ya; daha sonra davet üzerine Pella'ya gitti; Pella'da Arkhelaos, Temenides ve Bakkhalar tragedyalarını kaleme aldı. M.Ö. 406 yılında vefat etti, Arethusa'a defnedildi. Euripides'in 92 eserinden 81'inin ismi bilinmemektedir, 19 tanesi ise günümüze ulaşmıştır. Katıldığı yarışmalar düşünüldüğünde sayıca az olsa da 5 birincilik kazandı, döneminde değeri yeterince anlaşılmayan Euripides'in zaman içinde değeri daha iyi anlaşıldı. Aristoteles, Euripides'i başarılı bulmaz, karakterleri olduğu gibi gösterdiğine işaret eder. O dönemde eleştirilen bu özelliği, günümüzde onu çağdaş tiyatroya en yakın eseri veren kişi olarak selamlanmasını sağlamıştır. 

MEDEA TRAGEDYASINA DAİR

    M.Ö. 431 yılında Büyük Dionysia bayramında Euripides'in Medea tragedyası sahnelendi. Bu yılki yarışmalarda, Euripides, Medea, Philoktetes, Diktyi ve Theristai ile üçüncü oldu. Medea'nın çocukları ve İason'un kardeş cinayeti, Euripides'in anlatımında Medea'ya yüklenmiştir. Medaa'nın işlediği Peliades cinayeti, Euripides'in günümüze ulaşmayan Peliades tragedyasında konu edilmiş olmalıdır. Euripides'in günümüze ulaşan en eski tragedyası Alkestis(M.Ö. 438), Pelias'ın kızlarından biri olan Alkestis'i konu edinmektedir. Medea tragedyasına özgü olarak Medea karakteri sahneden hi. ayrılmaz, ayrıca Güneş'in torunu olarak Medea'nın tanrıça olduğu vurgulanır. Bir kadın olarak Medea, erkek karakterlerle sert diyaloglara girer. Medea tragedyasında Euripides, gündelik ifadelere, kaba ve müstehcen kelimelere yer verir. 

MEDEA

    Prologos Bölümü

    Prologos bölümü tragedyanın öndeyiş bölümüdür, burada sahneden önceki olaylar özetlenerek seyirci tragedya için hazırlanır, aynı zamanda tragedyanın ana hatları hakkında ipucu verir. Prologos bölümü, bir tanrı veya bir köle karakter üzerinden dile getirilir, Sophokles ise diyalog olarak bu bölümü vermiştir. 
       Medea'nın evinin önünde bir köle olan Sütnine karakteri, İstanbul Boğazı'nın Karadeniz'e açılan noktada Symblegades(Öreke) yer alır, Kolkhis'e doğru giden geminin buradan geçtiğinden söz edilir. Bu gemi Argo gemisidir ve Argos kelimesi süratli anlamına gelir. Bu gemiyle Medea tragedyasının karakterlerinden biri olan İason ve mürettebatı altın postu aramak için yelken açmışlardır. İolkos Kralı Pelias yeğeni İason'dan tahtı ele geçireceğinden endişelendiği için onu bu imkansız göreve göndermiştir. İason altın postu, Kral Aietes'den alabilmek için onun verdiği tehlikeli görevleri gerçekleştirmek zorundaydı. Kral Aietes'in kızı Medea'nın yardımları olmasaydı bu görevi başaramazdı. Medea, İason ile gelmiş, Pelias'ın kızlarını babalarını öldürdüklerinde gençleşeceğine ikna etmiştir, bu olaydan sonra İason ve Medea Korinthos'a sürülmüştür. Metinde kısaca anlatılan bu olayların ardından Medea'nın İason karşısında kaldığı duruma değinir:
"Şimdi, hem şu yaban ilin
insanlarına hoş görünmek, hem de İason'un
her dediğine hak vermek zorunda.
Zaten doğrusu da budur erkeğine 
karşı gelmemesi gerekir kadının."
    Sütnine ağzından kadının konumuna dair geleneksel görüş dile getirilir. Medea, İason'un ondan habersiz Kral Kreon'un kızı ile evlenmesi, kocası ve Korinthos kraliyet ailesine öfkeleniyor, İason için yaptıklarına yakınıyor. Medea bu haberden beri hayattan zevk alamıyor, öfkesi ile deliye dönüyordu. İason için ülkesini terk ettiği için yakınıyor, çocuklarını görmek istemiyordu. Devamında tragedyanın devamında gerçekleşecek bazı olaylara yer veriliyor. Çocuklarla sahneye gelen Lala ve Sütnine arasında Medea'nın durumu diyalog halinde konuşuluyor. Kral Kreon'un Medea ve çocuklarını şehirden süreceğine dair şehirdeki söylentiler dile getiriliyor. İason çocuklarının sürgüne gönderilmesine nasıl tepki verecek? Çocuklarına karşı tavrı lala karakterince "Artık anlamış olmalısın/insanların kendilerini yakınlarından çok sevdiklerini" sitem sözleri ile dile getirilir. Medea bu sırada öfkesi ile ölmek istediğinden yakınır. Babaları ile beraber çocuklarına da lanet okur, soylarının ortadan kalkmasını diler, köle karakterler ise çocukları korumak için Medea'ya görünmemelerini sağlamaya çalışırlar. Bir yandan da Medea'yı çocukların suçu olmadığına ikna etmeye çalışır. Prologos bölümü Sütnine'nin dilinden şu dizelerle son bulur:
 "Tanrılar korusun, zavallı kadın! Babalarının
işlediği suçta payı mı var ki çocukların?
Neden nefret edersin onlardan? Ah çocuklar,
başınıza bir kötülük gelecek diye ödüm kopuyor.
Korkunçtur soyluların istekleri, emirler
almaya değil de vermeye alıştıklarından 
zordur öfkelerinin yatıştırılması. Keşke
bütün insanlar, eşitlermiş gibi davranabilse 
birbirlerine. Benim yükseklerde gözüm yok,
tek istediğim huzur içinde yaşlanabilmek.
Konuşmaya yücelik katar ölçülü sözler,
ama insanlar için en doğrusu, ölçüyü
eylemlerinde de tutturmalarıdır.
Ölçülü olmayan davranıştan hiç kimseye
hayır gelmez. Bir tanrı öfkelendi miydi herhangi
bir aileye, ağır cezalar ödetir ona bedel olarak."

    Parados Bölümü

    Tragedyada ilk şiirsel bölümdür, Medea tragedyasında Medea, Sütnine ve Koro arasında bir diyalog olarak sunulur. İason'un yeni evlilik planları, Medea'nın duruma öfkesi ile Medea'nın evinde yuva kalmadı diye yakınılır. Medea, yaşamanın artık bir anlamı kalmadığını dile getirir. Medea, kocasından gördüğü davranışı hak etmediği fikrindedir ve kocası ile yeni gelinin sarayın yok olmasını görmek ister. İason için memleketini terk etmesine ve yaptıklarına yakınmaktadır. Koro'nun temsil ettiği karakterler Medea ile konuşmak ister ve Medea'nın durumunu dile getirirler.

   1. Episode Bölümü

    Medea'nın Koro'ya hitaben durumunu anlatması ile başlar bölüm, yabancıların yaşadığı kente uyum sağlamasından söz eder, ama en sevdiği adam kötü çıkmıştır, kadınların durumu konusunda yakarır, "yaşayan ve düşünebilen varlıklar içinde en acınacak olanı biz kadınlarız"; drahoma isimli çeyizle bedenlerine efendi koca aldıklarından, adamın iyi mi kötü mü çıkacağını bilmediklerinden, boşanmanın kadının kusuru olarak göründüğünden, kocalara evlilik bağını göstermek için kadınların kahin olsa yerinde olduğunu dile getirir. Erkeklerin ise kadından sıkıldığında evinden çıkıp ruhunu dinlendirebildiğini, savaşlarla ve silahlarla erkekler büyük iş yaptıklarını söylediklerini dile getirir. "Bir kez doğuracağıma, üç savaşta savaşmayı yeğlerdim" der Medea, kadınların evde işlerinin zor olduğuna işaret eder. Kadın yabancı diyardan gelir kocasının evine, koca kendi büyüdüğü yerde rahattır, oysa kadın uyum sağlamalıdır oraya, ailesine uzakta. İason'un yani kocasının onu düşürdüğü durumdan ve sığınacak hiç kimsenin olmadığına yakınır. Koro karakterlerine, "kadın her zaman korku içindedir, gücü yoktur/savaşmaya, bakmaya bile dayanamaz silahlara/Ama evliliğinde ihanete uğradığını fark ederse/bulamazsın ondan vahşi kan dökücü" şeklinde seslenir, onlardan intikam yolunu bulursa, sessiz kalmalarını ister. Kral Kreon sahneye girer ve çocukları ile beraber kenti terk etmesini ister. Medea ile Kreon arasında neden sürgün edildiğine dair diyalog ilerler. Medea kurnazlıkla sürgüne hazırlanmak bahanesiyle bir gün şehirde kalmak için izin koparır. Kreon'un sahneden çıkması ile Medea intikam planlarını uzun uzadıya anlatır. 

    1. Stasimon Bölümü

    Koronun sahnede söylediği lirik bölümdür, erkeklerin yeminlerinin yalan olduğu, kadınlara kimsenin çamur atamayacağı, Medea'nın Karadeniz'in ikiz kayalarından, babasının evinden uzaklara yolculuk ettiği, yaban elde tek başına olduğu, kocasının kendisini yalnız bıraktığı, kocasının yanında başka bir kadın olduğu ve gidebileceği hiçbir yer olmadığı dile getirilir. 

    2. Episode Bölümü    

    İason'un sahneye girmesi ile başlar, karısına neden sürgün edildiğini ve davranışlarının sürgününe sebep olduğunu dile getirir. Kralın kızı ile evlenerek Medea ve çocuklarının iyiliğini düşündüğünü iddia eder. Medea haysızca karşısına çıkmasından ve yaptıklarını haklı anlatmasından yakınır. İason'a kazandırdıklarını sıralar, babasının evini onun için terk ettiğini söyler. Çocukları varken başka kadına gittiğini yüzüne vurur. Zeus'a yakarır: 
"Ah Zeus! Altının sahtesini gerçeğinden 
ayırmak için açık işaretler verirken bize,
bir işaret koymayı niye düşünmedin 
erkeklerin bedenleri üzerine?"
    İason, Medea'nın yaptıkları her şeyin Eros'un okları sayesinde gerçekleştiğini dile getirir. Medea'nın yaptıkları yanında kendisinden çok şey götürdüğünü iddia eder. İason kendisi sayesinde barbar topraklarında değil de Yunanlılar arasında yaşadığını ve ününün Yunanlılar arasında yayıldığından bahseder. Medea'dan sıkılmadığını, kral kızı ile evlenmesinin kendisi gibi bir sürgün için büyük bir talih olduğunu, Medea ve çocukları içinde bunun bir fırsat olduğu iddiasını devam ettirir. Kadınlara dair görüşünü sözlerinin sonunda dile getir:
"Öyle bir hale geldiniz ki siz kadınlar,
cinsel hayatınız iyiyken havalara uçuyorsunuz
mutluluktan, bozulunca da nefret ediyorsunuz 
bütün güzelliklerden. Başka bir şekilde
çocuk sahibi olmalıydı insanlar,
var olmamalıydı kadın cinsi. Hiçbir
kötülük kalmazdı dünyada o zaman."
    İason'un adam olsaydı sevdiklerini yaptıklarına önce ikna etmesi gerektiğini dile getirir Medea'ya, İason'da Medea'nın kendisini desteklemeyeceğini, söyler. Medea, İason'un bir barbarla evli kalmak istemediğini, İason'un Medea ve çocuklarının iyiliği için bu evliliği yaptığı fikrine karşı, "Eksik olsun acılarla birlikte gelen mutluluk/ ve ömür boyu yürek paralayan zenginlik" sözleriyle cevap verir. Medea, sürgün edileceğinden yakınmaktadır, İason da ona yardım için para ve işaret vermeyi teklif eder; Medea ise bu teklifi kabul etmez. 

    2. Stasimon Bölümü

    Sevgi, aşk, geçimsizlikten sonra vatandan yuvadan insanın uzak kalmanın kederi dile getirilir.

    3. Episode

    Aegeas girer sahneye, Aegeas Afrodit tarafından cezalandırılmış ve çocuğu olmamaktadır. Delphoi'da kehanete başvurur nasıl çocuk sahibi olacağına dair, Medea'ya anlatır durumu. Medea da amacına ulaşması ve mutlu olmasını diler. Ardından kocasının kendisine yaptıklarını Aegeas'a anlatır. Medea sürgüne Aegeas'ın kentine sürgün gelmesi istekte bulunur ve bir yeminle Aegeas'ın bu isteğini yerine getireceğinden emin olur. Aegeas'ın sahneden çıkması ile kafasındaki planları sıralar. Sütnine'ye planları gerçekleştirebilmesi için İason'u çağırmasını emreder.

    3. Stasimon Bölümü

    Atina'ya methiye ile başlar bölüm, Medea'nın çocuklarına bir şey yapmaması gerektiği ile devam eder, yapmayı planladıklarının ona mutsuzluğu getireceği dile getirilir. 

    4. Episode Bölümü

    İason gelir sahneye, Medea planlarını gerçekleştirebilmek için İason'un gönlünü almaya çalışır. Yeni karısından çocuklarının sürgünden muaf tutulmasını istemesi için yalvarır. Karısını ikna etmek için Güneş'ten kalma altın işlemeli bir taç ve duvak hediye edeceğini dile getirir. İason, sarayın buna ihtiyacı olmadığını kendisine saklaması gerektiğini söyler. O da çocukları için her şeyi vereceğini dile getirir. Çocuklarına hediyeleri götürüp, yeni geline sunmalarını söyler. 

    4. Stasimon Bölümü

    Armağanlarla yeni gelinin başına neler geleceği konu edilir.

    5. Episode Bölümü

    Kralın kızına armağanlar sunulunca sürgünden çocuklar muaf tutulur. Medea çocuklarına yapacaklardan ve Kral kızının başına geleceklerden söz eder. Koro, çocuk sahibi olmanın mutluluk-mutsuzluk getireceğinin belli olmadığından, ölüler dünyasına gidecek çocuğa çekilen acılardan bahseder, onca emek heba olmuştur. Medea, sarayda neler olduğunu düşünmektedir, o sırada bir haberci gelir ve Medea'nın bir önce uzaklaşmasını söyler. Armağanlardaki zehir sayesinde kralın ve kızının öldüğünü haber verir. Haberlerden mutlu olur Medea ve haberciye kendisini dost bildiğini söyler. Haberci armağanların nasıl sunulduğunu, kızın armağanları hemen nasıl taktığını ve zehrin etkisinin göstermesinden bahseder. Bu sırada kralda gelerek kızına sarılmış ve zehrin etkisine kapılmıştır. Medea intikamının kral ve kızını öldürme kısmını tamamlamıştır.

    5. Stastimon Bölümü

    Medea bu bölümde çocuklarını öldürür. İason'a yaşatmak istediği acı için intikamının bir parçasıdır.

    Eksodus Bölümü

    Tragedyanın çıkış isimli son bölümüdür. İason, kral ve kızının başına gelenlerden sonra Medea'nın bulunduğu yere koşarak gelir. Çocuklarının başına gelenlerden daha habersizdir. Koro karakterinden çocuklarının öldürüldüğünü haber alırlar. İason kapıları yumruklarken, Medea kanatlı yılanlar tarafından çekilen uçan arabayla çatıda gözükür. Yanında kanlı bir şekilde çocuklarının cesedi de yer almaktaydı. Babamın babası Güneş arabayı korunmam için gönderdi, der Medea; İason acılar içinde Medea'ya kendi çocuklarına nasıl kıyabildiğini sorar. Medea'yı lanetler. Medea çocuklarının ölüm sorumlusunun İason'un davranışları olduğunu söylüyor; İason ise katilin Medea olduğunu dile getir. Çocukların kadersizliğinden yakınır İason; çocuklarının cesedini yas tutmak ister. Medea ise Akraia Hera tapınağına çocuklarını defnedeceğini, ona vermeyeceğini dile getirir. Medea ile İason arasındaki bu diyalog biraz daha sürdükten sonra koronın son sözüyle tragedya son bulur:
"Çok şeye karışır Zeus Olympos Dağı'nda 
ve beklenmedik birçok karar verir tanrılar.
Olması beklenenler gerçekleşmezken
olmazları mümkün kılarlar.
İşte bu öykü de öyle bir sonla biter."

Kaynak: Euripides, Medea, Çev. Ari Çokana, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2021. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder