M.Ö. 550 ÖNCESİ İRAN'INA DAİR 10 MADDE |
1. "Antik çağlardan günümüze, İran toplumu çok ırklı, çok dilli ve çok dinlidir." (Foltz, s. 13.)
2. "M.Ö. 3000'lerin sonlarından 2000'lerin başına kadar gelişen bu medeniyet(Bronz Çağı medeniyeti), arkasında 20. yüzyılda Sovyet kazılarında ortaya çıkarılan duvarlı şehirler, seramikler, aletler ve mücevherlerden oluşan maddi bir kültür bıraktı. Sovyetler, ilgili siteler topluluğunu Pers İmparatorluğu'nun karışılık gelen iki vilayeti olan Belh ve Merv'in Eski Yunanca isimleri olan Baktriya ve Margiana ile etiketledi ve bu sahaya Baktria-Margiana Arkeoloji Kompleksi(BMAC) adını verdi. (Foltz, s. 18.)
3. "Güneydoğu İran'da, Ciruft kasabasının güneyindeki kazılar, en azından M.Ö. 3000'e ve muhtemelen daha öncesine dayanan bir kültürün kalıntılarını ortaya çıkardı. [...] 2001'de başlayan bu keşifler henüz çok yeni [...]" (Foltz, s. 19.)
4. "İpek Yolu'nun M.Ö. 1. yüzyılda açıldığı söylense de aslında Avrasya'da yüzyıllar boyunca insanlarla dolup taşan bu yollar, muhtemelen tarih öncesi cağlara kadar uzanıyordu ve hatları doğal bir şekilde biçimlenmişti." (Foltz, s. 18)
5. "Elamlıların, M.Ö. 4000 civarında, dağ silsilesinin(Güney Zağros Dağları) güneyindeki alüvyon düzlüklerinde Susa adında bir başkent ve ekonomi merkezi kurdular." (Foltz, s. 20)
6. "Susa'ya ek olarak, M.Ö. 3000'lerin sonunda Elamlılar, modern Şiraz şehrinin batısında, Anşan'da bir yayla başkenti kurdular. Bir Elam hükümdarı bu nedenle sık sık 'Susa ve Anşan Kralı' olarak anılırdı." (Foltz, s. 20) "Susa, dağlık Anşan'a göre, Orta Mezopotamya merkezinde bulunan Babil'den gelen siyasi ve kültürel etkiye daha çok maruz kaldı." (Foltz, s. 21)
7. "Asur kayıtlarında, M.Ö. 7. yüzyılın ortalarından sonlarına doğru bölge, bir İran kabilesi olan Medlerin baskısı altında Zagros Dağları'ndan güneye hareket eden Parsua olarak bilinen bir İranlı kabilesinin kontrolü altına girdi. Sonunda Yunanlıların Persis(Pers) dediği ve bugünkü İran'ın Fars eyaleti olan bu bölgeye 'Parsa' adını verdiler." (Foltz. s. 20)
8. "Kassitler gibi Medler de at yetiştiricileriydi ve bu da onları M.Ö. 9. ve 7. yüzyıllarda bölgedeki en büyük imparatorluk Asurlular için hem ekonomik bir ihtiyaç hem de sürekli bir tehdit haline getirdi."(Foltz. s. 22) "İranlı bir kabile olan Medlere ilişkin en eski yazılı atıf, Asur İmparatorluğu'nun M.Ö. 881 yılına dayanan resmi kayıtlarında yer almaktadır. Asurlular, Med topraklarını veya Elburz Dağları'nın güneyinde ve Zağros'un doğusunda yer alan Med eyaletini sonraki iki yüz yıl boyunca vasal vilayetlerden saydılar. Hemen güneyindeki bir diğer İran kabilesi olan Parsa(Persler) tarafından kontrol edilen bölgeler de M.Ö. 744'ten itibaren benzer bir statüye sahipti." (Foltz, s. 24.)
9. "Yunan tarihçi Herodot'a göre, M.Ö. 8. ve 7. yüzyıllarda altı Med kabilesi bir ittifak kurarak Asur hakimiyetine karşı isyan etmeye başladılar. Yaklaşık M.Ö. 672 yılında Asurluları mağlup ederek bağımsızlıklarını ilan ettiler. [...] 612'de Medler, Kuzey Mezopotamya'daki Asurluların başkenti Ninova'yı ele geçirdiler. Böylece güçlerini Anadolu'ya doğru genişletme imkanı buldular."
10. "Cennet, cehennem, melekler ve şeytanlar, İblis, ölümden sonra diriliş, hesap ve ilahi krallığın kurtarıcının eliyle yeniden kurulması, iyi ile kötünün amansız mücadelesi gibi Hristiyanlık ve İslam gibi dinlerde de var olan Avesta öğretileri bu karşılaşmanın öncesinde İsrailoğullarının kurban merkezli Yehova kültünde yer almıyordu." (Foltz, s. 25)
Yukarıdaki alıntılar Richard Foltz'un İran Tarihi isimli eserinden alınmıştır.
Richard Foltz, İran Tarihi, Çev. Hüseyin Gökalp, İnkılap, İstanbul 2021.
Çok ilginç geldi, anlayabilmem, sindirmem için birkaç kez okumam gerekiyor. Bilmediğimiz çok şey var. Değerli bilgiler için teşekkürler 🙏
YanıtlaSil