AZİZE KAFE; AZİZE İMZALI TABLO |
17. yy.ın ortasında İzmir Konak'ın olduğu yer denizle doldurulur ve yerleşim yerleri ile ticarethaneler inşa edilir. Zaman içerisinde camiler ve sinagog inşa edilir. Yıl 1744'de bugün turistik bir mekan olan Kızlarağası Han'ı inşa edilir; Kızlarağası Han'ına gelen, ikinci kattan hem avluya hem de gökyüzüne nazır Türk kahvesini yudumlar. Kızlarağası tarihi yapısından çıkarak, bugün yeni bir ticaret merkezi haline geldi. Her türlü ihtiyacınıza ulaşabileceğiniz mekan, dar sokakları, küçük dükkanları ile otantik halini kısmen yansıtmaktadır. Neyse derdimiz Kemeraltı'nı anlatmak değil ama şunu da ekleyelim: Agora alanı, Kemeraltı ile komşudur, burada İzmir'in yüzlerce yıllık yaşamına tanıklık edebilirsiniz. Agora, eski yunan dilinde meydan için kullanılır, bir nevi şehrin merkezidir. Smyrna zamanlarına bir göz atmak isterseniz ziyaret etmenizde fayda var.
AZİZE KAFE VE SAĞLI SOLLU AZİZE İMZALI TABLOLAR |
Azize Kafe, işte bu tarihi mekanın içerisinde yer alır ve Kızlarağası Han'ına çok yakındır. Mekan, bir çok kahve için oturabileceğiniz mekanların bir köşesindedir. Bu sokaklarda yürürken otogarda bilet satmaya çalışan adamlar gibi, "buyurun abi", "oturacak yerimiz var", "Türk kahvesi içer misin ablacım?" gibi cümlelere maruz kalabilirsiniz. Azize Kafe bu mekanlardan ayrılır ve nezaketi, samimiyeti, alicenaplığı ile size serotonin salgılatır. Azize ismi Yusuf beyin anlattıklarından anladığım kadarıyla eşinin ismi ve bu ismin mekana kattığı hava çok farklı. Azize hanım bir ressam ve tabloların bir kısmı bu Azize Kafe'nin duvarlarını süslemektedir. İnsan zihnini ve ruhunu başka yerlere götüren bu tabloları, Türk kahvenizi yudumlarken temaşa etmenizde fayda var. Türk kahvesi fincanda direk pişirildiği için farklı bir his uyandırıyor ya da ortamın verdiği sükunet ile kahve bir farklı geliyor olabilir. Yusuf beyin kendisi bir heykeltıraş, bir ressamla evlenerek uzun zaman sanatın içinde yaşamış, sanatsal bir kafe işleterek ruhunu Kemeraltı'na feda etmiş bir kişidir. Yusuf Sezgin ile konuştuğunuzda diğer esnaftan ne kadar farklı olduğunu hemen anlayacaksınız, en az tabloların mekana kattığı hava kadar Yusuf beyin muhabbeti de mekanın farklı yapısını tamamlamaktadır. Yusuf bey ile bir muhabbetimizde mekanın eski bir Ermeni yapısı olduğunu söylemişti, ben Yusuf Sezgin'in yalancısıyım. Tarihi bir çarşıda, tarihi bir mekanda, Azize hanımın muhteşem tabloları altında, Türk kahvenizi içerken, Yusuf Sezgin'in muhteşem sohbeti ve hikayelerini dinleyebilirsiniz. Bunun için sadece Azize Kafe'yi ziyaret etmeniz yeterli.
AZİZE KAFE MENENGEÇ KAHVESİ |
Yusuf Sezgin'in bir diğer özelliği ise bir masal anlatıcısı olması ve bir masal yaratıcısı olmasıdır. Bir nevi masalları yoğurmakta, tezgahtan yeniden geçirmektedir. Sanırım bu özelliğinin bir taşı heykele çevirme yeteneği ile doğrudan ilişkisi vardır. Yusuf Sezgin'i ayaküstü yakaladığınızda kısa bir hikaye dinleme şansına erişebilirsiniz ya da Cuma günleri düzenlenen masal gecelerinde Yusuf Sezgin'den masal dinleyebilir ve hatta gevezelik edip bir masal anlatmaya çalışabilirsiniz. Zaman zaman kafede yazarların ağırlandığı da anlaşılmaktadır. Azize Kafe'nin diğer bir özelliği ise hediyelik bazı eşyalara da ulaşabilecek olmanızdır.
Şuraya bir Yusuf Sezgin anlatısı bırakayım:
Azize Kafe sosyal medya bağlantıları:
Facebook: AZİZE KAFE | Facebook
İnstagram: AZİZE KAFE (@azizekafe) • Instagram fotoğrafları ve videoları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder