DESCARTES'İN YÖNTEMİ VE TARİHE UYARLANMASI

16. yüzyılın sonunda dünyaya gelen Rene Descartes , 17. yüzyılda ortaya koyduğu düşüncelerle Aydınlanma Dönemi için önemli bir isim olmuştu...

15 Mayıs 2017 Pazartesi

AİLE, KADIN, KIZ ÇOCUKLARI ÜZERİNE KARAMANLICA BİR METİN

Ortodoks Karamanlıların 1914 yılına ait Karamanlıca Nevşehir Salnamesi içerisinde bulunan "Terbiei Medeniye" yazısından aile, kadın ve kız çocukları üzerine düşüncelerin bulunduğu bölümü paylaşıyoruz. Anadolu'nun toplumsal yapısı ile ilgili fikir veren metinlerdir. Bu gibi metinlerin toplumsal tarih çalışmaları açısından analiz edilmesi gerekmektedir.   

TERBIEİ MEDENİYE
[...]
“Medeniyetin esası ailedir, familyadır. Asıl dikkat edeceğimiz nokta, her hususça kadın ve erkeğin müsavi(denk) olduğunu kabul etmektir. İşte Hıristiyanlığın şan ü ulviyatı budur.[...] Erkek ve kadının müsavi olduğunu kabul etmeyen milletler, saadetten mahrumdurlar ve asla milliyetlerini muhafaza edemezler. Üzülerek söylüyorum bizim Anadoluların çoğunluğu bunu kabul etmek istemiyorlar ve familyalarına pek çok hakaret edenler bulunuyor. Familyasına hakaret eden kendi namusuna hakaret eder. Zira erkeğin namusu kendi familyasının elinde olduğundan, familyaya her ne muamele olursa kendi namusuna olmuş olur. Bu nokta fevkelade dikkat edilecek bir noktadır. Bir kimsenin hayat tarzı ve genel cemiyette ve ticaret vesairideki mevkii, kendi familyası arasındaki muamele ve mevkiiden anlaşılır. Aile namusuna ihanet edenler ise bir defa cinayet etmiş olmazlar,[...] pek büyük bir cinayet etmiş olurlar. Namus ve aile saadeti muhafaza edildikten sonra, çocukların terbiyesi ikinci derecede kalır ki bunda erkek ve kadın kendi vazifelerini icra etmeye mecburdur. Terbiye gören ve okuyup yazmak bilen bir kadının çocukları, daima terbiyeden mahrum kalmaz. Onun için kız çocuklarının terbiye ve tahsiline fevkelade(favka’l ade) dikkat etmeliyiz. Zira bunlar ana olacaklar ve her biri birer familya reisi bulunacaklar.[...] Mekteplerde verilen terbiyeden ziyade, çocukların evdeki terbiyesine pek ziyade dikkat etmeliyiz. Onların yanında küfr ve sitem etmek, terbiye ve edebe aykırı lakırdılar söylemek zavallı masumların saf kalplerine birer damla zehir dökmektir. Üzülerek söylüyorum küfürbazlık, barbarlık ve nezaket ve hüsni muaşerete aykırı hal bizim Anadoluların çoğunda görülüyor ki bunlar sayılır hatalarımızdandır. ”
[...]

I. IOANNIDİS
s. 127-129




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder