"KRALİÇE ESTER / ΕΣΘΗΡ ΜΕΛΙΚΕ" 1879 TARİHLİ YUNAN HARFLİ TÜRKÇE METİN |
Yunan harfli Türkçe olarak Angeliaforos Süreli Yayını'nda 22 Temmuz 1879 tarihinde yayınlanan "Ester Melike" başlıklı yazının çeviriyazımını serbest bir şekilde gerçekleştirdik. Kitab-ı Mukaddes(Kutsal Kitap/The Bible)'in Eski Ahit kısmının bir bölümü olan "Ester"in konu edildiği bir yazıdır. Ester bölümünde anlatılan olay Ahameniş Dönemi(M.Ö. 550) İran'ın topraklarını konu edinmektedir. Ahameniş hükümdarı olarak Ahaşveroş verilmektedir, Yahudiler bunun Kserkses olduğunu düşünmektedir ama daha sonra Artakserkses olabileceğini düşünenler de ortaya çıkmıştır. Ahaşveroş karakteri Ahameniş hükümdarlarından esinlenilerek yaratılmış olsa da tarihsel bir dayanağı yok gibidir. Kitab-ı Mukaddes'in Ester bölümü "Ahaşveroş Hoddu'dan Küş'a uzanan bölgedeki yüz yirmi yedi ilin kralıydı."(1.1) şeklinde başlar. Dipnot ile bu bölgenin Pakistan ile Sudan arası olduğu belirtilir. Ahameniş egemenliğinin yayıldığı topraklar gerçekten genişti. Darius'un kitabelerinde hükümdarı olarak saydığı yerler; Pers, Elam, Babil, Asur, Arabistan, Mısır, Deniz ülkesi, Sardes, Ionia, Media, Armenia, Kapadokya, Parthia, Drangiana, Aria, Harezm, Baktria, Sogdiana, Gandhara, Skythia, Sattagydia, Arakhosia ve Maka olarak sıralanır. Ahameniş İmparatorluğu kadim bir çok ülke üzerinde hakimiyet kurmuştur. Mısır, Anadolu, Mezopotamya, İran, Doğu Akdeniz topraklarını tamamen ele geçirmesi yanında Afganistan, Pakistan, Türkmenistan, Trakya, Kafkasya, Arabistan bölgelerinde de toprakları olması dikkati çekmektedir. Yüz yirmi yedi ili tespit etmek mümkün olmasa da Kitab-ı Mukaddes'in genişliğinden bahsettiği devlet Ahameniş'dir. Ester kitabı devamında hükümdarın ülkeyi o sırada Sus şehrinden yönettiğini belirtir(1.2). Aşağıdaki metinde ise şehir ismi olarak Assueres verilir. Bu kelimenin Sus şehri ile bir bağlantısı olup olmadığını bilmiyoruz.
Metnimizin başlarında "esaret zamanından kalmış Yahudiler" ibaresi Eski Ahit'in '2. Krallar' bölümünde "Böylece Yahuda halkı ülkesinden sürülmüş oldu"(25.21) ibaresi ile Babil sürgünü anlatısına bir göndermedir. '2. Tarihler' kısmında ise "Kildan Kralı kılıçtan kurtulanları Babil'e sürdü. Bunlar Pers krallığı egemen oluncaya dek onun ve oğullarının kölesi olarak yaşadılar"(36.20) şeklinde bahsedilen sürgünden, Pers egemenliği sayesinde kurtulduklarına gönderme yapılır. Eski Ahit'teki Babil sürgünü anlatısına başka örneklerde bulmak mümkündür. Konu edindiğimiz 'Ester' bölümünde esarete dair Mordekay'ın soyundan söz açıldığında bahsedildiğini görürüz. Atalarından olan Kiş için "Babil Kralı Nebukadnessar'ın Yahuda Kralı Yehoyakin ile birlikte Yeruşalim'den sürgün ettiği kişilerden biriydi"(2.6) anlatısıyla karşılaşırız. Burada Mordekay isminin Yunan harfli Türkçe metinde "Mardohai" şeklinde verildiğini de belirtelim.
Vaşti'nin kraliçe tacını kaybetmesi yazıda bir cümle ile geçiştirilir. Oysa Kitab-ı Mukaddes'de Ester bölümünün ilk maddesinin büyük kısmında onun tacını yitirmesi anlatılır(1.9-21). Vaşti'nin hükümdarın huzuruna çıkmaması üzerine hükümdarın bilgelere danıştığı; bilgeler, "Kraliçe Vaşti'nin yalnız krala karşı değil, bütün önderlere ve kralın bütün illerindeki halklara karşı suç işledi"(1.16) cevabını verip, ardından Vaşti'nin huzura gelmemesinin bütün kadınların kocalarını küçümsemesine sebep olacağını da söylediler. Bu nedenle Vaşti'nin tacını almak için bir kanun çıkarmasını ve tüm topraklarına göndermesini önerdiler. Bunun üzerine hükümdar buyruğunu çıkardı, bu buyruklar "her ile kendi işaretleriyle ve her halka kendi diliyle yazıldı"(1.22) Gerçekten Ahameniş İmparatorluğu'nda halkların kendi kullandığı dillerde mesajlar yollanması tarihsel bir olgudur. Likya, Mısır, Babil dillerinde Ahameniş dönemi yazıtları görülmektedir. İran toprağındaki Behustun kitabesi de üç dillidir; Elam, Babil, Pers dillerinde yazılmıştır.
Ester bölümünün devamında Binbir Gece masallarını aratacak bir hikaye anlatılır. Hükümdara bir kraliçe bulunması için dört tarafa haber salınır ve ülkenin en güzel kadınları hükümdarın beğenisine sunulur. Mordekay amca kızını evlat edinip büyüttüğü kadın Hadassa yani Ester'de bu kadınlardan biriydi. Burada toplanan kadınlara 12 ay bakım yapılıyordu. Ester'e kadar hükümdar hiçbir kadını ismi ile çağırmadı, Ester'i beğendi ve bir şölen ile kraliçe tacını ona verdi(2. 1-17). Hikayenin devamında Mordekay'ın hükümdara yapılacak bir darbe girişimini haber verdiğini ve onun sayesinde tehlikenin atlatıldığını görürüz. Bu anlatı dikkat çekici bir cümle ile biter; "ve olay kralın önünde tarih kayıtlarına geçirildi."(2.23).
Aşağıdaki metinde Haman'ın veziriazam makamına getirildiğini okuruz. Kitab-ı Mukaddes'de ise yüksek saygı görülen bir makama getirildiği yazar, 'onu bütün önderlerden daha etkili kıldı'ğı belirtilir(3.1). Mordekay'in ona dalkavukluk etmediği ve hoş görünmeye çalışmadığını okuduğumuz metinin Kitab-ı Mukaddes'deki karşılığı herkesin Haman'ın önünde eğilirken, "Ama Mordekay ne eğildi, ne de yere kapandı"(3. 2.)dır. Haman durumu haber alınca, Mordekay ile beraber tüm Yahudiler'i ortadan kaldırmaya karar verir(3.6.). Bu tasarısını gerçekleştirmek içi Ahaşveroş ile görüşmesinde "Krallığının bütün illerinde, öbür halkların arasına dağılmış, onlardan ayrı yaşayan bir halk var. Yasaları bütün öbür halklarınkinden farklı; kendileri de kralın yasalarına uymazlar. Onları kendi hallerine bırakmak kralın çıkarlarına uygun düşmez"(3.8) der ve yok edilmeleri için hükümdardan buyruk ister, hükümdar da Haman'ın istediği buyruğu çıkarması için izin verir. Buyruk, "her ile kendi işaretleriyle ve her halka kendi diliyle yazılarak satraplara, il valilerine ve bütün halk önderlerine gönderildi. Buyruk Kral Ahaşveroş'un adını ve yüzüğünün mührünü taşıyordu. Krallığın bütün illerine ulaklar aracılığıyla gönderildi."(3. 12-13). Yahudilerin yok edilmesi kararı ile Mordekay'in çula sarılması, Yahudilerin yas tutup, oruç tutmaya başlaması anlatılır. Buradaki anlatı aşağıdaki metnin ikinci paragrafının konusu olmuştur. Üçüncü paragrafta ise Ester'in durumu haber alması anlatılır. Kralın huzuruna çağrılmaksızın çıkması kendisine tehlike oluştursa da Mordekay'in verdiği cesaret ile huzura çıkmaya hazırlanır, aşağıdaki metinde sadece Ester'in Yahudilerin 3 gün oruç tutmasını istemesi yer almaz(4.16). Yunan harfli Türkçe metin devamında olanları çok kısa anlatır ve Ester'in Yahudileri kurtardığını belirtmekle yetinir. Kitab-ı Mukaddes'in devamında Ester kralın huzuruna çağrılmaksızın çıkar, kralın altın asasını uzatması ile ölüm tehlikesinden kurtulur, hükümdarın ona ne istediğini sorması üzerine ona şölen düzenlemek istediğini, Haman ile şölene gelmesini ister. Şölende hükümdarın tekrar ne istediğini sorması üzerine de yarın hükümdara ve Haman'a şölen vermek istediğini belirtir.(5.1-7).
Hikayenin devamına geçmeden Ester'in bir bölümünde "O gece kralın uykusu kaçtı: tarih kayıtlarının getirilip kendisine okunmasını buyurdu. Kayıtlar Kral Ahaşveroş'u öldürmeyi tasarlamış olan iki görevliden söz ediyordu."(6. 1-2.) Burada kralın uyanıp tarih kayıtlarını okutması ilgi çekicidir. Bu kayıtlarda Mordekay'in hükümdara karşı girişiminin Mordekay sayesinde savuşturulması anlatılıyordu. Kral Mordekay'in ödüllendirilmediğini öğrenince ona bir hediye vermeye karar verir. Bu sırada huzura Haman gelir ve hükümdar Haman'a onurlandırmak istediğim kişiye ne yapmam gerekir diye sorar. Kendisinin onurlandırılacağını düşünen Haman, "Kral onurlandırmak istediği kişi için kendi giydiği bir kral giysini ve üzerine bindiği sorguçlu atı getirir, giysiyi ve atı en üst yöneticilerinden birine verir; o da kralın onurlandırmak istediği kişiyi giydirip atın üstünde kent meydanında gezdirir. Önden giderek, 'Kralın onurlandırmak istediği kişiye böyle davranır' diye bağırır"(6. 6-9) diye cevap verir. Ve dediklerini Mordekay için yaparken bulur kendini. Mordekay'i kral için onurlandırmak zorunda kaldıktan sonra Haman'ı şölene götürmek için Hükümdarın adamları gelir. Haman şölendeyken Hükümdar Ester'e dileğini sorar ve ne istenirse yapacağını söyler. Ester, kendisinin ve halkının bağışlanmasını diler. Hükümdar kendisini ve halkını kim öldürmek istiyor diye sorması üzerine, şölende bulunan Haman'ı hedef gösterir. Kralın salonu terk ettiği sırada, Haman Ester'e canını bağışlaması için yalvarmak için Ester'in bulunduğu sedire gider. Hükümdar bu durumu görünce, Haman'ın Ester'e el uzattığı şeklinde yorumlar, bunun üzerine Haman'ın Mordekay için hazırlattığı darağacında Haman'ın asıldığını okuruz(7. 1-9). Haman'ın malları Ester'e verilirken boşalan makamına ise Mordekay getirilir. Ester Yahudilerin yok edilmesi yazılı buyruğunu geçersiz kılmasını istediyse de kral ona "Ama kral adına yazılmış ve onun yüzüğü ile mühürlenmiş yazıyı kimse geçersiz kılamaz" cevabını verir ve bu sorunu yeni bir buyrukla çözmeleri için yetki verir. Mordekay bunun üzerine bir buyruk yazar ve bu buyruk "Hoddu'dan Kûş'a dek uzanan bölgedeki yüz yirmi yedi ilde yalayan Yahudiler'e, satraplara, vali ve önderlere yazıldı. Her il için kendi işaretleri, her halk için kendi dilleri kullandı. Yahudiler'e de kendi alfabelerinde ve kendi dillerinde yazıldı"(8. 9). Bu buyrukla Yahudilere toplanma ve kendilerini savunma hakkı verildiği anlatılıyor. Ayrıca kendilerine saldırma ihtimali olan düşmanlarına karşı bir günlüğüne saldırı ve yağma hakkı veriliyordu(8.1-13). Hikayenin devamında Yahudilerin düşmanlarını öldürdüğü ama yağma yapmadıkları anlatıları yer alır. Bu düşmanlarını yok ettikleri gün Perum kutlamaları yapmaya başladılar. Bunun her zaman kutlanmasına karar verdiler(9.1-32) Ahaşveroş'un ülkesinin kraliçesi Ester'in Yahudi olması yanında ülkenin ikinci adamı haline Yahudi olan Mordekay'in geldiği belirtilerek Ester bölümüne son verilir(10. 1-3).
Yukarıda özetlediğimiz hikayenin tarihsel dayanakları(Ahameniş İmparatorluğu gibi) olsa da genel olarak bir kurgu olduğunu kabul etmek gerekir. "Ester Melike" isimli Yunan harfli Türkçe metinde Ester kitabını özetlemiş, Ester'in davranışına övgüler düzmüş ve insanlara hikayeye dayanarak bazı nasihatlerde bulunmuştur.
***
ΕΣΘΗΡ ΜΕΛΙΚΕ
BU HİKAYEDEN ALINACAK HİSSELER
"KRALİÇE ESTER / ΕΣΘΗΡ ΜΕΛΙΚΕ" 1879 TARİHLİ YUNAN HARFLİ TÜRKÇE METİN |
"KRALİÇE ESTER / ΕΣΘΗΡ ΜΕΛΙΚΕ" 1879 TARİHLİ YUNAN HARFLİ TÜRKÇE METİN |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder