DESCARTES'İN YÖNTEMİ VE TARİHE UYARLANMASI

16. yüzyılın sonunda dünyaya gelen Rene Descartes , 17. yüzyılda ortaya koyduğu düşüncelerle Aydınlanma Dönemi için önemli bir isim olmuştu...

20 Ekim 2024 Pazar

14 ARALIK 1909 TARİHİNLİ PADİŞAHIN MEBUSAN MECLİSİ AÇILIŞ KONUŞMASI

Yunan Harfli Türkçe olarak yayınlanan Angeliaforos süreli yayınının 27 Aralık 1909 tarihli sayısında, 14 Aralık 1909 tarihinde Padişah Mehmed Reşad'ın Mebûsan Meclisi açılışında yaptığı konuşmayı "Dahiliye" haberlerinin ilki olarak vermiştir. Aşağıda Padişah Mehmed Reşad'ın 14 Aralık 1909 tarihli konuşmasının Yunan harfli Türkçeden Latin alfabesine çeviriyazımını inceleyebilirsiniz. Metnin özgün halinin bulunduğu sayfalar, görsel olarak yazının sonunda verilmiştir. 

***

14 ARALIK 1909 TARİHİNLİ PADİŞAHIN MEBUSAN MECLİSİ AÇILIŞ KONUŞMASI


DÂHİLİYE ΤΑΧΙΛΙΓΕ

Nutk-ı Hümâyun

(Mebûsan Meclisi küşadı münâsebetiyle okunmuştur.)

Muhterem âyan ve mebûsan

Ahd-ı saltanatımın devr-i mesud-i meşrûtiyette iptidâ etmesinden ve cülûsumun ilk senelerinde meşrûtiyet-i meşrûemizin mümessili olan meclis-i umûmînin ikinci devre-i ictimâînı müşâhede ile küşadını icrâya muvaffak olduğumdan dolayı Cenâb-ı Hakka bîat u bayan hamd ü senêlar eder ve aza-i meclise beyan-ı hoşâmedî eylerim.

Meşrûtiyet ve meşveret şer-i şerifin ve akl u naklin emr ettiği bir tarik-i necat ve selamettir. Hayat-ı içtimâiyye ve siyâsiyemiz için elzem olan ahengi vahdet u zendegi ancak bu tarikte devam ile hasıl olur. Kanun-i Esasimizin muhafazası ve kavâid-i meşrutiyetimizin te'yid ve tatbiki nuhbe-i âmalim olmakla, avnî inayet-i Bariye ve imdad-ı ruhaniyesi cenab-ı Peygamberiyye istinaden buna bütün mevcudiyetimle ve bütün tebaamla çalışacağım. Prusa ile İzmir'de seyahatimde tebaamla doğrudan doğruya temasta bulunmuş ve umum evlad-ı vatanda uhuvvet-i Osmaniye fikrinin kesb-i kuvvet ettiğini oralarda dahi görmüş olmaktan pek ziyade memnunum. Hakk-ı vazifede müsâvatı temin eden Kanun-i Esasinin ahkam-ı sarihasıyla meşrutiyetin netâyice tabiyyesinde olarak hidmet-i fiiliye-i askeriyenin bila-istîzan tâmim-i mikneti devletin itilâsına bâdî olacağından, bu kararı tarih-i tekamül-i millimizin en mühim vekayiyinden add ederim. Ordu evlad-ı vatana uhuvvet-i sâmiye-i Osmânîyye hissini de gayet metin bir surette ilka edecektir. Bu sene yapılan manovralarla talimlerde ordumuzla donanmamızın ibraz ettiği âsar-ı intizam ve terakkî ilk defa olmak itibariyle şâyan-ı taktirdir. Vatanın müdâfaası ve sulh u müsâlemetin muhâfazasıyla mükellef olan Kuvva-i Berriye ve Bahriyemizin tekâmülâtına bir kat daha sarf-ı mesai edilmelidir. 

Umur-ı dahiliyemizde hamd olsun, mûcibi endişe bir hal yoktur. Yemen vilayetin Hüdeyyde sancağına merbut Zeyydiye kazası ile civarında ve Asir'de zuhur eden hâdisat üzerine hükûmetçe tedâbir-i lâzimiye müsâraat olundu. Yolsuz harekatta bulunan kabâil peyderpey dehâlet etmektedirler. Musul ve Kosava vilayetlerinin Barzan ve Loma kazalarında dahi bazı vekayi zuhur etmiş ise de bunların hiçbiri mâhiyet-i mühimmeyi hâiz olmadığından memleketimizce meârif tevessü ve meşrûtiyetin namı fevâidi teammüm ettikçe bu gibi ahvalin adem-i zuhur ve tekerrüri tabiidir. 

Memâlîk-i vâsimizde mevcut olan fezâil-i tabiiyenin küşadıyla refah-ı umuminin tezyidine ve henüz layıkıyla terakkî edemeyen meârifimizle ahval-i tüccariye ve zirâiyye ve senâyiyemizin ve ihtiyacımıza nispetle pek nakîs bulunan âsarı nâfianın ıslahat ve terâkkiyatına kemal-i süratla ve ehemmiyetle çalışmak icap eder. 

Ussûl esası ıslahat olan tevazün-i maliyenin husuli akdem âmalimdir. 326 senesi için meclisinize tevdî edilen muvâzene-i umûmiyye kanununun tertibinde tasarrufat-ı mâkule ve mümkiniye pek ziyade riâyet ve dikkat edildiği halde yine tevazün hâsıl olamadı. Fakat gümrük resminin tezyidine ve inhisarlar tesisine müteallik teşebbüsat ve tesavvuratımız neticepezir olunca, gerek bundan ve gerek usul-i tarh ve cibâyeti tedkik ve ıslah edilmekde olan tekâlif-i umûmiyyede husuli bi iştibah bulunan tezâyüdden müvâzene-i umûmiyyedeki açık kapanarak tevazün hasıl olacak ve elyevm umuma ne derecelerde emniyet bahs olduğu muâmele-i ahîre-i mâlîyi ile müspet olan îtibar-ı mâlîmiz bir derece daha teâlî edecektir. İlk devre-i in'ikadında esas ve kavâidi meşrûtiyetin tahkimine ve intizam-ı umûmînin teyidine âid müzâkerat ve tedkîkat ile iştigal eden meclisiniz ikinci devre-i içtimâînda hükûmetçe müceddeden tanzim olunup derdesti tevdî bulunan ve memleketin hayat-ı iktisâdîye ve içtimâîyyesine ve huzur ve emniyeti nüfusu kanun ile takviyesine tealluk eden levâyih-i kanûniyye ile de tevezzül edecektir. Bu miyanda ticaret-i berriye ve bahriye ve emval-i gayr-i menkule ve seyyar sulh hâkimleri ve idâre-i umûmiyet-i vilâyat kanunlarıyla ceza kânunnâmesi lâyihaları bil hassa şayan-ı tezkârdir. Devletlerle münâsebatımız dostânedir. Sulh-i umûmînin muhâfaza ve idâmesi gibi gayet memduh bir maksada mâtuf olduğu memnuniyetle görülen mesâî-i düvelin taraftarı ihlâs-şuarı bulunan hükûmetimin hukuk-i mukaddese ve menâfi-i meşrûasını her gona halelden masun olarak vikayeyi kat'iyyen azm etmesiyle beraber, âsâyiş ve müsâlemetin de esaslı bir unsuru olmak şerefini ihraza sâî bulunduğunu beyan ederim.

Geçen devre-i ictimâda her iki heyat tarafından sarf olunan mesâî-i münevvere-i vatanperverâneyi kemâli memnuniyetle yâd ve bu günden itibaren başlayacak müzâkeratınızda da teshîlat ve tevfîkat-ı samedâniyyeye mazhariyetinizi Cenâb-ı Hakk'dan istidâ eyleyerek meclis-i umûmînin açıldığını beyan ederim. 


***

14 ARALIK 1909 TARİHİNLİ PADİŞAHIN MEBUSAN MECLİSİ AÇILIŞ KONUŞMASI

14 ARALIK 1909 TARİHİNLİ PADİŞAHIN MEBUSAN MECLİSİ AÇILIŞ KONUŞMASI

14 ARALIK 1909 TARİHİNLİ PADİŞAHIN MEBUSAN MECLİSİ AÇILIŞ KONUŞMASI







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder