Çocuklar İçin Angeliaforos, 1 Haziran 1878 |
Çocuklar İçin Angeliaforos süreli yayını, Amerikan Misyonerler Şirketi tarafından, İstanbul'da basılmaktadır. Yunan harfli Türkçe olan süreli yayının, 1 Haziran 1878 tarihli sayısında, Hindistan'da bulunan Jagannath Tapınağı konu edilmiştir. Söz konusu olan metnin çeviriyazımı ve kısmen sadeleştirilmiş çeviriyazımını aşağıda verdik.
Orissa Hindistan, Hindistan |
Puri Şehri, Orissa Eyaleti, Hindistan |
JAGANNATH(ΤΖΗΚΚΗΡΝΑΤ)
Hindistan’da Orissa(’Ορισσα) eyaletinin Puri(Πουρι) şehrinde yer alan Jagannath(Τζηκκηρνατ) putunun mabedi Hintlilerin(Χιντλι) en meşhur mabetlerinden biridir. Puri (kenti) Kalküta’dan(Καλκατα) takriben yüz saat mesafede deniz sahilinde yer alan bir şehirdir. Mabedin etrafında yedi saat mesafeye kadar olan bütün arazi mukaddes addolunur, lakin en mukaddes sayılan mahal her bir taraftan uzunluk bakımdan 650 kadem[1] olup etrafına yüksek bir duvar çevrilmiş olan dört köşe bir meydandır. Bu meydanda Jagannath putunun, onun biraderi Balabhadra(Πουλπουρτρα) ve hemşiresi Subhadra(Σουπούτρα) putlarının mabetlerinden başka Hintlilerin her bir putunun mabedi vardır.
Bu binaların içinde en büyüğü 184 kadem yükseklikte ve 29 kadem genişlikte olan bir kuledir. Bu kulenin kapılarının cümlesinde taştan yapma arslanlar yahut ejderhalar(ατζδερχαλαρ) vardır.
Bu kulenin kapısından içeriye hiçbir Hristiyan(Χριστιαν) giremez. Kulenin binası için birkaç milyon lira sarf olunmuş ise de, bina o kadar şirin olmayıp büyük bir hünerle yapılmış değildir.
Jagannath putu Hintlilerin putlarının içinde en ziyade çirkin simalı puttur. Onun ayakları ve elleri yoktur. Kolları ise kesiktir ve kollarının kalan parçalarına Brahmin(Πραημιν) papazları altından imal edilmiş eller ve kollar yapıştırırlar. Brahminler rivayet ediyorlar ki binlerce seneler evvel Hindistan’ın büyük padişahlarından birisi put kazıcı esnafından bir yeni put yapmalarını talep etti. Biraz düşündükten sonra bir usta bir yeni put yapmaya razı oldu, şu şartla ki bahsedilen putu yaptığı sırada kimse gelip kendisine söz söylemesin. Hint padişahı sabırsızlık ederek put tamamlanmadan evvel gidip onu görmek istedi ve usta bunun üzerine işini terk ettiğinden, put sonuna kadar kolsuz ve ayaksız kaldı.
Hintliler Asur ayında iki yeni ay zuhur ederse, yeni bir put yaptırırlar. İşbu Asur ayı ise bizim Iunios[2] 15’inden Iulios[3] 14’ine dek tesadüf eder ve on yedi senede bir zikredilen ayda iki yeni ay meydana gelir.
Yeni bir put yapmak için müneccimler vasıtası ile ormanlarda üzerine asla karga yahut leş yiyen başka bir kuş konmamış olan bir “Nim” ağacı ararlar. Böyle bir ağaç bulunduktan sonra doğramacılar onu kesip biçerler, badehu bazı kâhinler onun üzerinde gizlide bazı ayın icra ederler ve ne yaptıklarını kimseye göstermezler. Badehu o kâhinlerden birisi kura ile intihap olunup, içinde putun ruhu var diye zannolunan ufak bir sandığı eski putun iç tarafından çıkararak yeni putun içerisine yerleştirir. Lakin sandığı bütün içerisine koyan kâhin o sene tamamlamadan evvel bu dünyadan göç etmelidir.
CIGGIRNAT
Hindistanda Orissa eyaletinin Puri şehrinde vaki Cıkkırnat putunun mabedi Hindlilerin en meşhur mabedlerinden biri dir. Puri Galgatadan takriben yüz saat mesafede deniz sahilinde vaki bir şehr dir. Mabedin etrafında yedi saat mesafeye kadar olan bütün arazi mukaddes add olunur, lakin en mukkaddes sayılan mahal her bir tarafdan tülen 650 kadem olup etrafına yüksek bir divar çevrilmiş olan dört köşe bir meydan dır. Bu meydanda Cıkkırnat putunun, onun biraderi Bulburdra ve hemşiresi Subudra putlarının mabetlerinden mada, Hindlilerin saiki her bir putunun mabedi var dır.
Bu binaların içinde en cesimi 184 kadem yükseklikde ve 29 kadem enlilikde olan bir kule dir. Bu kulenin kapularının cümlesinde taşdan yapma arslanlar yahod acderhalar var dır.
Bu kulenin kapusundan içeriye hiçbir Hristian giremez. Kulenin binası içün birkaç milion lira sarf olunmuş ise de, bina ol kadar şirin olmayıp büyük bir hünerle yapılmış değil dir.
Cıkkırnat putu Hindlilerin putlarının içinde en ziyade çirkin simali put dur. Onun ayakları ve elleri yok dur. Kolları ise kesik dir, ve kollarının kalan parçalarına Brahmin papasları altundan mamul eller ve kollar yapışdırırlar. Brahminler rivayet edeyorlar ki, binlerce seneler evvel Hindistanın büyük padişahlarından birisi put kazıcı esnafından bir yeni yapmalarını talep etdi. Bir az düşündükden songra bir usta bir yeni put yapmaya razı oldu şu şartla ki mezkur putu yaptığı sırada kimse gelip kendisine söz söylemesin. Hind padişahı sabırsızlık ederek put tekmilen yapılmazdan evvel gidip onu görmek istedi, ve usta bunun üzerine işini terk etdiğinden, put sonuna kadar kolsız ve ayaksız kaldı.
Hindliler Asur ayında iki yeni ay zuhur ederse, yeni bir put yapdırırlar. İşbu Asur ayı ise bizim Iunios 15inden Iulios 14inedek tesadüf eder, ve saiki on yedi senede bir mezkur ayda iki yeni ay vuku bulur.
Yeni bir put yapmak içün müneccimler vasıtası ile ormanlarda üzerine asla karga yahod laşe gegen başka bir kuş konmamış olan bir “Nim” ağacı ararlar. Böyle bir ağaç bulundukda songra doğramacılar onu kesip biçerler, badehu bazı kahinler onun üzerinde gizlide bazı ayın icra ederler, ve ne yapdıklarını kimseye göstermezler. Badehu ol kahinlerden birisi kura ile intihap olunup, içinde putun ruhu var deyu zann olunan ufak bir sandığı eski putun derıninden çıkararak yeni putun içerisine yerleştirir. Lakin sandığı bütün içerisine koyan kahin ol sene tekmil olmazdan evvel bu dünyadan göç etmeli dir.
[1] Yardanın üçte biri kadar olan, 30, 48 santim veya 12 parmağa eşit İngiliz uzunluk ölçüsü, ayak. Bkz. Kubbealtı Lügati
[2] Haziran
Metinde geçen Balabhadra için Korhan Kaya'nın verdiği bilgiler şöyledir:
Kaynak: Korhan Kaya, Hint Mitoloji Sözlüğü, Dost, İstanbul 1997.
"Balarama: Krişna'nın ağabeyi. Balabhadra veya Baladeva da denir. Mahabharata, Harivamsa ve Purianalar'da adı geçer. Şaraba düşkündür. Mhb.'da Bhima'nın Duryodhana'ya yaptığı hatalı sopa vuruşuna çok kızar ve orayı terk eder. Mhb.'da Krişna ile birlikte doğuş öyküleri anlatılır. Kamsa adlı tirandan kaçarak büyürler. Birçok maceraları vardır. Bir anlatıma göre Vişnu'nun avatara'larından biridir. Bir diğer anlatıma göre ise, yılan Seşa'nın avatarasıdır ve Balarama öldüğü zaman ağzından çıkacağı söylenir." (Kaya, 1997, s. 44)
Kaynak: Korhan Kaya, Hint Mitoloji Sözlüğü, Dost, İstanbul 1997.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder