AYRIMCILIĞI ÖNLE!

Yuval Noah Harari’nin “Hayvanlardan Tanrılara Sapiens” kitabında Amerika’daki köleliğin kaldırılmasından bahsedilmiştir. İspanya’daki yerliler hastalıktan ve katledilmekten yok olduklar. Ortaya çıkan köle ‘ihtiyacı’ Afrika’dan Amerika’ya insanlar taşınarak sağlanmıştır. Kendini üstün beyaz ırk olarak gören insanlar, bu Afrikalı zencilere ikinci insan ve köle olarak bakıyorlardı. Uzun bir süreç sonunda uzun süredir köle olan bu insanlara özgürlükleri ve diğer insanlarla eşitlikleri yasal olarak verildi. Peki sonra ne oldu? Bu insanların yaşam koşulları çok fazla değişmedi. Hala yoksuldular. Hala iyi bir eğitim almıyorlardı. Hala toplum arasında hor görülüyorlardı. Bir süre geçince beyaz insanlar “Özgürlüklerini ve eşitliklerini verdik. Hala niye içlerinden avukat, doktor vs. saygın insanlar çıkmıyor” diye beyaz insanın biyolojik olarak daha zeki olduklarını savunuyorlardı. Oysa durum kültür ile alakalıydı. Toplumun hor ve aşağı görülen bu grubu başarıyı elde edemiyordu. İyi beslenemiyor, iyi yerlerde yaşayamıyor, iyi eğitim veren okullara gidemiyorlardı. 

Ayrımcılığı Önle

Buradan baktığımızda Türkiye’de devlet korumasında olan kişilere bakış açısı nedir? Toplum bu kişilere nasıl bakıyor? Ne yazık ki bu soruların cevapları olumlu değil. Toplum iyi bakmadığı gibi toplumun içinden çıkıp kurumlara çalışmaya gelen insanların ekseri “bu çocuklara emek harcanmaz, bunlar başaramaz” kafasındalar. Düşünün sana her gün anne-babanız başınıza geçip “sen geri zekalısın, bir şeyi başaramazsın” derse ne olur? Hayata gerçekten tutunabilir miydiniz? Toplum içinde bir nedenden ayrımcılığa uğrasaydınız hayatınızın gidişatı aynı olur muydu?

Ayrımcılık hastalığına düşmeyin! Irkçılar gibi bireyleri ayrıştırmayın! Kimseye ikinci insan muamelesi yapmayın! Eğer bunları yaparsanız topluma karışamamış her birey üzerinde suç payınız olduğunu unutmayın! Türkiye Toplumu Devlet Korumasında Bulunan Çocuklara Öteki Gözüyle Baktığın Sürece, Kaybolup Giden Her Çocuğun Üzerinde Vebalin Var! UNUTMA!