Şamşi-Adad |
Kuzey Mezopotamya’da ise durum Asur’un kurduğu ticaret ağı(M.Ö. 1920-1750) ile önem kazanır ve bunun en önemli tanığı Anadolu’da bulunan Karum-Kaniş’tir. İran ve Babil ürünleri Asur üzerinden Anadolu’ya giriyordu.
Asur kent ismi olarak ilk defa Akad döneminde karşımıza çıkar. Ayrıca III. Ur Hanedanı dönemi belgelerinde de kent ismi yer almaktadır. Asur kenti, Kuzey Irak’ta Dicle Nehri kıyısında kurulmuştur. Asur, ticari bir kent-devletiyken Mezopotamya’daki geleneğe uyarak siyasal bir devlet haline gelmiştir. Asur’un siyasal tarihinde görülen önemli unsur, Eşnunna gücüne karşı, I. Şamsi-Adad’ın(M.Ö. 1813-1781) harekete geçmesi ve bölgeyi ‘kurtarması’dır. Ardından bölgede fetih hareketlerine girişmiş ve bir süre sonra karşısında rakip olarak Mari’yi bulmuştur. Mari’yi ele geçirmeyi başarmıştır. Zaman içinde Kuzey Mezopotamya’yı ele geçirmiş ve yukarıda değindiğimiz ticaret ağının neredeyse tamamını kontrolü altına aldığı söylenebilir.
Asur |
Akad dili iki lehçe olarak varlığını sürdürmüştür; biri Güney Mezopotamya’da Babil dili ve diğeri Kuzey Mezopotamya’da Asur dilidir; iki dilinde kendine özgü geliştirdiği çiviyazısı sistemi mevcuttur.
Yasin Çetin, Mezopotamya ve İran Mitolojilerinde Tanrı Anlayışı, Konya-2019, s. 10-11.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder