DESCARTES'İN YÖNTEMİ VE TARİHE UYARLANMASI

16. yüzyılın sonunda dünyaya gelen Rene Descartes , 17. yüzyılda ortaya koyduğu düşüncelerle Aydınlanma Dönemi için önemli bir isim olmuştu...

12 Ocak 2020 Pazar

MADAGASKAR TARİHİ(1500-1960)


madagaskar ve africa maps ile ilgili görsel sonucu"
Madagaskar

Madagaskar ismi Marco Polo’nun seyahatnamesinden gelmektedir. Adaya gelen Portekizlerin “San Lorenzo”(Saint Lauret); Müslümanların “Cezîre'ül kumr”; Bantuların “Bukini” olarak isimlendirdikleri görülür.[1]
Madagaskar, Güney Afrika’da ve Hint Okyanusu’nda bir adadır.[2] Adayı Afrika kıtasından, Mozambik kanalı ayırmaktadır. Adada ilk insan yerleşiminin M.Ö. 350 tarihlerinde kurulduğu düşünülmektedir.[3]
Hindistan yolu üzerinde olması açısından Avrupalılar için stratejik önemi olan bir konumdadır. 10 Ağustos 1500 tarihinde, Portekizli denizci Diogo Dios, bilindiği kadarıyla, adaya ilk ayak basan Avrupalıdır. Fransa, İngiltere ve Hollanda’nın adada küçük yerleşimleri vardı(17. yy. ortası). Fransa, adayı sömürge haline getirmeye çalışmışsa da 17. yy.da başarıya ulaşamamıştır. 18. yüzyılın ikinci yarısından sonra, Madagaskar'ın yerli gruplarından Merinalılar Madagaskar’da bir siyasi birlik kurdular.[4] 1787 tarihinde Andrianampoimimerina önderliğinde birleşmişler ve adadaki ilk modern devlet yapısının temellerini atmışlardır. Adanın güneyi hariç büyük bir kısmını ele geçirmeyi başarmışlardır. Kendisinden sonra çeviriyazımını yaptığımız metnin de zikrettiği, oğlu I. Radama hükümdar olmuştur. Adanın yurt dışı ile ilişkilerinin geliştiği bir dönem olduğu görülür. Fransa ve İngiltere ile diplomatik ilişkiler ilerletilmiştir. Madagaskar birlikleri Britanya askeri modeline göre yeniden düzenlenmiştir. İngiliz misyonerler İncil’i Malgaşça diline çevirmek yanında, latin alfabesinin kullanılması ve yaygınlaşması için faaliyetler gerçekleştirmiştir. İngiliz askeri desteği ile I. Radama adanın tamamında kontrolü ele geçirmiştir.
1828 tarihinde I. Radama’nın ardından tahta eşi I. Ranavolana geçmiştir; 1861 tarihine kadar ülkeyi yönetmiştir. Kendine rakip olabilecek olan eşinin tüm ailesini öldürtmüş, Hristiyanlığı yasaklamış, tüm yabancıları 1835-36 tarihinde ülke dışına çıkarmıştır. Oğlu ikinci II. Radama(1861-63) ise diğer ülkelerle olan ilişkileri yeniden canlandırmaya uğraşmış, bunun için Fransa’ya imtiyazlar tanımıştır. Aynı zamanda din özgürlüğünü sağlamaya çalışmış ve liberal siyaseti ile ön plana çıkmıştır. Annesi sayesinde oluşan bazı tabakalar bu durumdan hoşnut olmayarak, II. Radama’yı boğarak öldürmüşlerdir. II. Radama’nın eşi II. Ranavalona(1867-1883), 1867 tarihinde kraliçe olarak ülkeyi yönetmeye başlamıştır. Bu kraliçenin özelliği, Protestan mezhebini, ülkenin resmi dini olarak kabul etmesidir. 1883 yılında Fransa adada egemen olmaya çalıştı ve iki yıllık bir savaş gerçekleşti. 1883 tarihinde adanın son kraliçesi III. Ranavalona tahta çıktı. Bu dönemde Fransa güçlerine karşı bir süre direnmeyi başarmışlarsa da 1896 tarihinde Fransa bu direnci tamamen kırmış ve adayı himayelerine almıştır. Fransa, 1897 tarihinde III. Ranavalona’ya tahtı zorla bıraktırmış ve 1917 tarihinde ise Cezayir’e sürgün etmiştir.
1915 ile 1929 tarihlerinde gerçekleşen isyanlar, Fransa tarafından bastırılmıştır. 1942 yılında ise ada İngiltere tarafından Fransa’dan ele geçirilmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda ise ada tekrar Fransa’ya iade edilmiştir. 1945 tarihinde bağımsızlık için örgütlenen gruplar, 1956 tarihine kadar bağımsızlık için mücadele etmişler ve bu mücadeleler sert bir şekilde bastırılmıştır. 1956 tarihinde ise Fransa denizaşırı bölgeleri için yeni bir düzenleme için yasa çıkarmıştır. Bu gelişmelerin sonucunda, 14 Ekim 1958 yılında özerk konum elde edilmiştir. 1959 tarihinde ülkenin anayasası kabul edilir ve 26 Haziran 1960 tarihinde ülke bağımsızlığını elde etmiştir.[5]
Bizim çeviriyazımın gerçekleştirdiğimiz metinde, I. Radama’dan 1887 tarihine kadar ki gelişmeler anlatılmaktadır. Metin, Yunan harfli Türkçe olarak yayınlanan “Çocuklar İçin Angeliaforos” süreli yayının, 1 Mart 1887 tarihli sayısında yayınlanmıştır. Metnin çeviriyazımı ve sadeleştirilmiş çeviriyazımı gerçekleştirilmiştir. Önce sadeleştirilmiş çeviriyazım, ardından ise özgün çeviriyazım verilmiştir. Metin görselleri “Madagaskar Kraliçesi” ve “Madagaskar’ın Payitahtı” da metinlerle beraber verilmiştir.
Madagaskar Kraliçesi III. Ranavalona

MADAGASKAR(ΜΑΔΑΓΑΣΚΑΡ)

Madagaskar(Μαδαγάσκαρ) bir ada olduğu sebebinden, büyüklükçe ve ehemmiyetçe anlamsız ve manasız bir şeydir diye zannetmeyiniz. Madagaskar 970 mil uzunluğunda olup, 5 milyon kadar nüfusu vardır. Birkaç kabileler olup, bunların içinde en kuvvetlileri Hovas[6](Χόβας) ve Sakalavas[7](Σακαλάβας) kabileleridir. Hovaslar saltanat süren millet olup, Madagaskar adasının merkezi ve doğu kısımlarında sakin olurlar. Onların açık kahverenginde lehçeleri ve Malayalılarınkine[8](Μαλαγια) benzer nizami sima ve çehreleri vardır. Sakalavaslar adanın batı sahilinde sakin olup, Afrikalılar gibi siyah derileri ve çıkık yüzleri vardır. Boy bedenceonlar Hovaslardan daha uzun olup, sayıca da onlarda çokturlar. Bir asır önce adada bu kabile hükümet sürmekteydi ise de, Hovasların sonra galebe çalmaları aklın kuvvete üstün geldiğini gösteriyor.
            Hovas hükümetinin müessisi 1810’dan 1828’e dek hükümet süren Birinci Radama(Ραδάμα) olup, Rusya İmparatoru Büyük Petros’a(Πετρος) mukayese ve teşbih edilir.
            Birinci Radama talim ve terbiye ve medeniyetin kuvvet bahsettiğini gördüğünden, kendi askerlerini talim etmek için İngiliz zabitleri davet etti ve en ümitli gençlerden bazısını talim olunmak üzere ecnebi memleketlere gönderdi. Birinci Radama Hristiyan misyonerlerinin 1820’de adaya girmelerine ruhsat verip, onlar da derhal lisanı yazılı bir hale koydular ve adaya faydakı ticaretler ithal eylediler.
            Fakat yazık ki Birinci Radama daha genç iken vefat edip, zevcesi Birinci Ranavalona(Ραναβαλόνα) onun tahtını zapt edip misyonerleri memleketi bırakmaya mecbur etti ve Hristiyanları mahv ve yok etmeye çıkıştı. Yüzlerce Hristiyanlar zalim ölümle katl olundular ve diğerleri zindana atılıp esir edildiler. Birinci Ranavalona’nın hükümeti 1861’de son bulup, iki kimseler kendinin yerine geçip kısa kısa müddetler hükümet sürdükten sonra, İkinci Ranavalona tahta tahta çıktı. İkinci Ranavalona ilk işlerinden biri Hristiyanlığı bir genel mezhep halinde kabul ve tasdik etmek olup, çok geçmeden İkinci Ranavalona başvekil olan zevci ile beraber vaftis olundu. Ertesi sene şahane putlar yakılarak, ta o vakitten beri envare ilim u maarif çabuk çabuk her tarafa yayılmakta bulunmuştur. Londra misyoner şirketi, Nor(Νόρ) ve Lutheraboyleri(Λουθηρανοιλερ) namında diğer bir şirket ve Fransız Katolikleri ahaliyi Hristiyanlığa döndürmeğe çalışıp azim muvaffakiyete de nail olmaktadırlar. On iki sene önce bütün adada ancak 300,000 Hristiyan olup, ta o vakitten beri onların sayısı süratle artmakta bulunmuştur.
            1883 de iyi Kraliçe vefat edip şimdiki Üçüncü Ranavolana, Kraliçe İkinci Ranavolana yerine geçti ki bu Kraliçenin dahi soylu bir kadın olduğu görünmektedir. Biz burada Üçüncü Ranavolana ve onunla beraber seksen bin nüfusu olup payitaht olan Antaninarı(’Αντανινάρ) şehrinin birer resimlerini koruz. 1883’den beri Fransızlar adayı himayeleri altına almışlar ise de, Hovaslar pek müstakil olup Fransızları kendiişlerine müdahale etmeye bırakmazlar.    
Madagaskar Başkenti

 MADAGASKAR(ΜΑΔΑΓΑΣΚΑΡ)

Madagaskar(Μαδαγάσκαρ) bir ada olduğı eçlden, büyüklükçe ve ehemmiyetçe mealsiz ve manasız bir şey dir deyu zann etmeyiniz. Madagaskar 970 mil uzunlığında olup, 5 milyon kadar sekenesi var dır. Birkaç kabileler olup, bunların içinde en kuvvetlileri Hovas(Χόβας) ve Sakalavas(Σακαλάβας) kabileleri dir. Hovaslar saltanat süren millet olup, cezire-i mezkurenin merkezi ve şarki kısmlarında sakin olurlar. Anlerin açık kahve renginde lehçeleri ve Malayalılarınkine(Μαλαγια) benzer nizami sima u çehreleri var dır. Sakalavaslar adanın garbi sahilinde sakin olup, Afrikalılar gibi siyah derileri ve çıkık yüzleri var dır. Boy bedence anler Hovaslardan daha uzun olup, sayıca da anlerden çok dırlar. Bir asr akdem adada bu kabile hükümet sürmekte idi ise de, Hovasların sonra galebe çalmaları aklın kuvve-i tabiiyeye faik oldığını gösteriyor.
            Hovas hukümetinin müessisi 1810dan 1828e dek hükümet süren Birinci Radama(Ραδάμα) olup, Rusya İmperatorı Büyük Petrosa(Πετρος) mukayese ve teşbih edilir.
            Muşarileyh talim u terbiye ve medeniyetin kuvvet bahs etdiğini gördüğünden, kendi askerlerini talim etmek içun İngiliz zabitleri davet etdi, ve en ümitli gençlerden bazısını talim olunmak üzre ecnebi memleketlere gönderdi Muşarileyh Hristian misionarlarının 1820de adaya girmelerine ruhsat verip, anler de derhal lisanı yazılı bir hale kodılar, ve adaya müfit ticaretler idhal eylediler.
            Fakat yazık ki müşarileyh daha genç iken vefat edip, zevcesi Birinci Ranavalona(Ραναβαλόνα) anın tahtını zabt edip misionarları memleketi brakmaya mecbur etdi, ve Hristianları mahv u nabedid etmeye çıkışdı. Yüzlerce Hristianlar zalim ölümle katl olındılar, ve diğerleri zindana ilka olınıp esir edildiler. Müşarün ileyhanın hükümeti 1861 de hitam bulıp, iki kimseler kendinin yerine geçip kıssa kıssa müddetler hükümet sürdükden sonra, ikinci Ranavalona tahta cülus eyledi. Müşarün ileyhanın ilk işlerinden biri Hristianlığı bir mezheb-i umumi halinde kabul ve tasdik etmek olup, çok keçmezden müşarun ileyha baş vekil olan zevci ile beraber vaptis olundu. Ertesi sene mülükhane putlar ihrak olunıp, ta ol vakitdan beru envare ulum u mearif çabuk çabuk her tarafa yayılmakda bulunmış dır. Londra misioner şirketi, Nor(Νόρ) ve Lutheraboyleri(Λουθηρανοιλερ) namında diğer bir şirket, ve Fransız Katolikleri ehaliği Hristianlıga döndermege çalışıp azim muvaffakiyete de nail olmakda dırlar. On iki sene akdem bütün adada ancak 300,000 Hristian olup, ta o vakitdan beru anlerin adedi kemali süratle artmakda bulınmış dır.

            1883 de eyi Kraliça vefat edip şimdiki Üçüncü Ranavolana Kraliça müşarün ileyhanın yerine geçti ki bu Kraliçanın dahi necip bir kadın oldığı görünmekde dir. Biz burada müşarün ileyhanın ve anınle beraber seksen bin sekenesi olup paitaht olan Antaninarı(’Αντανινάρ) şehrinin birer resmlerini koruz. 1883den beru Fransızlar adayı himayeleri altına almışlar ise de, Hovaslar pek müstakil olup Fransızları kendi işlerine müdahele etmeye brakmazlar.


Madagaskar, Angeliaf





[1] Davut Dursun, “Madagaskar”, islanansiklopedisi.org.tr/madagaskar
[2] “A.g.m”
[3] Wikipedia, Madagaskar
[4] Dursun, “a.g.m.”; Wikipedia, Madagaskar.
[5] Wikipedia, Madagaskar
[6] Hova
[7] Sakalava
[8] Malezya

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder