DESCARTES'İN YÖNTEMİ VE TARİHE UYARLANMASI

16. yüzyılın sonunda dünyaya gelen Rene Descartes , 17. yüzyılda ortaya koyduğu düşüncelerle Aydınlanma Dönemi için önemli bir isim olmuştu...

7 Ocak 2025 Salı

19. YÜZYILDA OSMANLI'DA BİSİKLET VE İKİ ADET YUNAN HARFLİ TÜRKÇE METİN

19. YÜZYILDA OSMANLI'DA BİSİKLET VE İKİ ADET YUNAN HARFLİ TÜRKÇE METİN


Yunan harfli Türkçe olarak yayınlanan Angeliaforos süreli yayının 13 Ocak 1898 tarihli sayısında bisiklet hakkında iki haber yazısı vardır. İlki "Yirmi Dört Saatte 616 Mili Mütecaviz" ismini taşırken diğeri "Fransa'da Velosipedler" başlığını taşımaktadır. Söz konusu iki yazının Yunan harfli Türkçeden çeviriyazını yapılmıştır.

***

19. YÜZYILDA OSMANLI'DA BİSİKLET

Yancı'nın çalışmasında ilk bisikletin 6 Nisan 1818 yılında Paris'te sergilenen "drezin" bisikleti olduğunu öğreniyoruz. Mucit Karl de Drais, "drezin" ve "velocipede" olarak isimlendirien icadını 12 Haziran 1817'de Mannheim'de sunmuştur. Günümüzdeki bisikletin halini yaklaşması ise 1839 yılında Kirk Patric McMilian'ın pedalı icadı ile mümkün olmuştur. Pierre Machaux günümüze yakın bisiklet formunu 1861 yılında geliştirmiş ve 142 adet üretmiştir.(Yancı, 2020, s. 7; Süme-Özsoy, 2010, s. 346). Süme ve Özsoy'a göre 1869 yılında Paris-Rouen arasında bisiklet yarışı düzenlendi. James Moore isimli sporcu 10 saat 23 dakikada bitirdiği 126 metrelik yarış bisiklet sporunun başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Bisiklet ve bisiklet sporu diğer ülkelere yayılmaya başlamıştır(Süme-Özsoy, 2010, s. 346-347).

Osmanlı'da bisiklet satışlarının 1884 yılı içerisinde yapıldığı Saadet Gazetesi'nin haberinden anlaşılmaktadır: 

“Velosiped istimalinin (kullanımının) dünyanın her tarafında ne derecelere terakki ettiği (geliştiği) malumdur. Galata’da Şişli Tramvay hattı mevkiinde Voyvoda Karakolhanesi istisalinde kâin Mösyö Edmon Karvana’nın İngiliz Mağazası bu terakkiyi nazarı dikkate aldığı cihetle, bu kere meşhur ‘Anglo Amerikan’ şirketinin Dersaadet Vekaletini deruhte etmiştir (üstlenmiştir). Bu şirket en sağlam, en hafif, en ziyade süratle hareket eden ve en müzeyyen ‘velosiped’lerin imali ile iştihar etmiştir (ünlenmiştir).”(Süme-Özsoy, 2010, s. 347).

31.08.1885 tarihli Tarik gazetesinin anlattığı Amerikalı Tomas İstefanis'in İstanbul'a gelip, Sivas'a doğru kendine bir güzergah belirdiği anlatılan haber şöyledir:

“Mösyö Tjomas İstefanis adında bir Amerikalı’nın velospid ile seyahat ve Dersâa’det’e muvasalatıyla(ulaşmasıyla) buradan dahi hareket ettiğini yazmış idik. Ankara’dan yazıldığına göre mûmâ-ileyh İzmit’ten 5 günde şehr-i mezkûra muvasalat ve Vali Paşa hazretleri ile memûrin-i vilâyet ve binlerce ahali merkûmun hareketini temaşa etmişler ve merkûm kendisine yapılan rica üzerine 3 defa şose üzerinde velospid ile yürüyüp 1200 yarda mesafeyi 2 dakika 14 saniyede kat etmiştir. Merkûm bilahare vali paşa hazretleri ile memûrin-i vilâyetten veda idüp Yozgat’a mütevecciye-i azimet olmuş (yönüne gitmiş) andan dahi Sivas’a azimet etmiştir” (Süme-Özsoy, 2010, s. 347).

Ahmet İhsan, 1893 tarihinde Servet-i Fünun dergisinde nizami olmayan bisiklet yarışlarından söz ettiği görülmektedir: 

“Bilmem hatırlarda mı? Sohbetlerimizin birinde velospidden bahsederken belki pek yakında Kuşdili Çayırında bir velospid yarışı görürüz demiştik. Zannımız pek çabuk hakikat oldu, ama yarış Kuşdili Çayırı yerine Tepebaşı Bahçesi’nde oldu. Yarışmanın esası bahçe etrafını bir saatte 120 defa devretmekti. Bu müsabakayı ortaya çıkaran Mösyö Ortek, bir saatte ancak 104 defa devredebildi. İstanbul’un yeni velospidçilerinden Fernand isminde bir ehl-i zevk de 120 defa devrederek galebe çalmaya muvaffak oldu. İki tekerlekli arabasına süvar olarak bahçede dolaşan Ortek’in yarışı kazanmak için helecan ile bacak salladığını, çırpındığını görmek hakikaten pek gülünç idi.” (Süme-Özsoy, 2010, s. 348).

18.08.1895 tarihinde ilk defa İstanbul'da bisiklet yarışı olmuş, Servet'i Fünün dergisi ise yeni yarışı müjdelemiştir: 

“Şehrimizde ilk defa yapılan şu velospid müsabakasından gerek yarışçılar ve gerekse seyirciler ziyade memnun oldukları için gelecek Pazar günü tekrar yarış yapılacak ve kazananlara ödüller verilecektir.” (Süme, Özsoy, 2010, s. 349).

İkdam'ın 17.07.1900 tarihli haberinde yarışlara dair bir başka örnek bilgiyi "müsabaka" başlığı altında görmekteyiz: 

 “Tepebaşı belediye bahçesinde evvelki akşam icra kılınan bisiklet müsabakasında birinciliği Sarıyer derrace süvaranıdan on sekiz yaşında Zeki Bey kazanmış ve mükafaten kendisine on beş Fransız altını kıymetinde bir bisiklet ihda edilmiştir. Müsabakayı kazanmak için bahçenin etrafında devir yapmak icap ediyordu ki bu da tam yirmi beş bin metre tûlûnda bir mesafe demektir” (Yankı, 2020, s. 13).

Tevfik Fikret'in 1896 tarihli Servet-i Fünün'da yayınlanan "Bisiklet" isimli şiir dikkat çekmektedir:(Süme-Özsoy, 2010, s. 352). 

 Uçar, uçar gibi kumlar, çemenler üstünde

Geçen şu tâze kadın bu numûne-i hevesât

Ayaklarında kanadlarla sanki aşk u hayat

Uçar, uçar gibi kumlar, çemenler üstünde


Meşâm-ı rûha emel lezzetinde neşrediyor

Ten-i rakîki bahârın esir-i nükhetini

Şitabı titreterek sîne-i tarâvetini

Pırıl pırıl uçuyor, tuttasıl uçup gidiyor.


Uçup uçup gidiyor; sonra pür-gurûr ü garâm

Zemine resm ile bir nazlı hatt-ı istifhâm:

“Güzel değil mi şu hâlim, bakın” diyor... Parlak,


Güzel evet bu revişler, güzel bu câzibeler,

Güzel; fakat bu tehâlük nedir, değilse eğer

Hâyatı birkaç adım fazla koşturup yormak?

İbnülcemal Ahmet Tevfik'in "Velosiped ile Bir Cevelan(Hüdavendigar Vilayeti)" isimli seyaht türündeki eseri bisiklet konusundaki ilk kitap hüviyetindedir. Bir grup arkadaşı ile Bursa'ya bisikletle yaptıkları seyahati bu eserde anlatmaktadır.(Süme-Özsoy, s. 351)

20. yüzyıla içerisinde Osmanlı'da bisiklet ulaşım aracı olarak Şehremaneti, Zaptiye Nezareti, Posta ve Telgraf Müdürlüğü, Emniyet Umum Müdürlüğü kullanıldığı gibi orduda da kullanılmaya başladığı görülmektedir.(Süme-Özsoy, 2010, s. 352-354).

***

YİRMİ DÖRT SAATTE 616 MİLİ MÜTECAVİZ ΓΙΡΜΙ ΤΟΡΤ ΣΑΑΤΤΑ 616 ΜΙΛΙ ΜΟΥΤΕΤΖΑΒΙΖ 

M. Kordagıg(Μ. Κόρδαγιγ) nam Filemenkli velosipedci Semtebrios{Eylül} 15inci günün akşamı 24 saatlik bir müsabaka icrası için Londra'nın Billur{Kristal} serayından hareket etmiştir. İşbu müsabakanın neticesinden anlaşıldığı vechle, mumaileyhin sureti hareketi, ibtidasından sonuna kadar fevk el ade idi. 19 saat, 17 dakika 23 saniyede 500 mil yol kat etmiş idi. Müsabakanın son 4 saati zarfından beli eğildi ise de suratını eksiltmeyerek yoluna devam eyledi. Müsabakanın sonlarına yaklaşınca, olanca kuvvetini toplayıp adeta rüzgar gibi uçuyor idi. Yarışı fevk el ade süratle itmam eyledi. Mümaileyh  20 saatte 616 mil 345 yarda yol kat etmişti. 


YİRMİ DÖRT SAATTE 616 MİLİ MÜTECAVİZ ΓΙΡΜΙ ΤΟΡΤ ΣΑΑΤΤΑ 616 ΜΙΛΙ ΜΟΥΤΕΤΖΑΒΙΖ 



 

FRANSA'DA VELOSİPEDLER ΦΡΑΝΣΑΤΑ ΒΕΛΟΣΙΠΕΔΛΕΡ

Fransa'da velosipedlerden vergi alındığından onların tam miktarı malumdur. 1897 senesi Ianuarios{Ocak} 1inde Fransa'da 329814 velosipedden vergi alınmıştır. Bu miktar gösterir ki velosipedlerin miktarı 1895 senesinkinin mikterı üzerine 74000 velosiped ilave olunmuş idiğini gösterir. 1895de velosipedlerin miktarı 53000 adet artmış idi. 1896da velosipedlerden toplanan verginin miktarı 3.372.339 franka balig olmuştur. Paris'in Sain dairesi en çok velosipede malik olmaklık cihetiyle birinci mevkii tutar. O mahallede 62892 velosiped bulunup, bunlar için hükümete seneden 626916 frank vergi verilir. 

FRANSA'DA VELOSİPEDLER ΦΡΑΝΣΑΤΑ ΒΕΛΟΣΙΠΕΔΛΕΡ



***


Kaynak:

Mehmet Süme, Selami Özsoy, "Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Bisiklet Sporu", S. Ü. S.B.E Dergisi, 24/2010, 345-360.
Ülkü Yancı, "Osmanlı'nın Bisikletle Tanışması ve Osmanlı'da Bisikletin Kullanım Alanları", Birey ve Toplum, 2020, c. 10, sy. 19, s. 5-26.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder